Skip to main content

Hurriyet IK ve Young CEO Club

Young CEO Club Ocak 2010
Birkaç genç gişimicinin kurduğu ve beni de davet ettikleri bir oluşum olur YCC (Young CEO Club). CEO'nun tanımını hepimiz biliyoruz ama ismin yine de böyle olmasına karar verilmişti. :) Bu güzel arkadaşlarla en azından ayda bir defa buluşuyor, yaptığımız, yapıyor olduğumuz işlerden bahsediyorduk. Kendi aramızda dayanışma var ve ticaret de yapıyoruz. Aynı zamanda üniversitelere gidip girişimcilik üzerinde konuşmalar da yapıyoruz. Bu benim için çok önemli bir olay. Üniversite yıllarımda bir konferansa katılmıştım. Konuşmacı "İçinizde kimler mezun olduktan sonra çok uluslu bir firmada çalışmak ister?" diye sorduğunda salonun neredeyse yüzde doksanı parmak kaldırıyordu. Üniversiteden mezun olan her kes bir boşluğu dolduracak kişi oluyor. Halbuki resimde gördüğünüz kişiler 7 boşluk doldurmaktansa Ağustos 2010 itibari ile yaklaşık 60 boşluk (iş imkanı) yarattılar. Bu mantığı üniversite öğrencilerine de daha şişmanlayıp kelleşmeden vermek istiyoruz. Bu senenin başında hepberaber yaptığımız bir röpörtajı da buradan paylaşmak istedim.
Röpörtaj için: http://goo.gl/CHK5

Comments

Popular posts from this blog

Müşteri alışkanlıklarını izlemek. Sokak kapısı örneği

İspanya'nın Barselona şehrinde sokakta yürürken bir apartman kapısı dikkatimi çekti. Bu kapıyı yapan usta diğer ustalardan farklı davranmış. Yaptığı kapıları taktıktan sonra arkasını dönüp gitmemiş, kapıyı kullanan kişilerin hareketlerini izlemiş . Eminim siz de özellikle sokak kapısınıda bir elinizde poşetler varken, diper elinizle kapı kilidini açıyor, aynı anda da ayağınızla kapıyı itiyorsunuzudur. Bu kapı ustası müşterilerinin kullanım alışkanlığını izlemiş ve kullanıcılarına bir güzellik yapmış. Fotoğraf konuyu anlatıyor. Sokak kapısına ayak ile itme aksesuarı Siz sokak kapısını nasıl açıyorsunuz?

Girişimcilik Testi

KOSGEB'in girişimciler için birçok hibesi, ücretsiz semineri veya fuar destek programları vardır. Bunları zaten http://www.kosgeb.gov.tr adresinden takip edebiliyoruz. Bir işe başlamadan önce o işe uygun kişimiyiz bilmemiz lazım. Postacı olmaksa hayalin, yürümeye razı mısın? İlk okul öğretmeni olmaksa hayalin, çocukları sever misin?  Girişimci olmaksa hayalin bu iş için doğru kişi misin? Tabi ki aşağıdaki sorular da cevapları da kutsal bir kitaptan alınma değil ama büyük ölçüde (çevremdekileri gözlemlerime göre) doğru. Soruların her birinin cevaplarının farklı puanları var. Sayfanın en altında da katsayılarını veriyorum. 100 puan ideal Girişimciyi temsil ederken, 0 puan da ideal Gymnosophists 'i tanımlıyor. 1)       Bir ürün/hizmeti üretmeyi planlarken sizi ne cezbeder? a.        Riskin yüksek olması b.        Rekabetin olmaması c.        Bildiğiniz bir iş kolunda yer alması d.        Kârlılığın yüksek olması 2)       Rekabete dayalı

Kendi işini kurmadan önce kaç yıl çalışmalı?

Üniversite bitsin, 2 yıl kurumsal bir firmada çalışacağım... Sonra kendi işimi kuracağım..  Bu sanırım en çok inanılan 4. sınıf hurafesi dir. Bu inancın neden çok büyük ihtimalle gerçekleşmediğini şöyle açıklayabiliriz. Alacağınız risk büyür. Yeni iş kurarken, yatırılacak para, enerji kadar önemli bir noktada fırsat maliyeti dir. Yani 2 sene bir yerde çalıştıysanız ve kafanız da çalışıyorsa giriş maaşınız %30 ile %100 oranında artması büyük ihtimaldir. Önceden şirketin kuruluş yılında ayda 10 x kazanmanız sizi tatmin edecekken 2 yıl sonrası senaryosunda 13 x veya 20 x'den aşağısı sizi tatmin etmeyecektir. Bu da aldığınız riski büyütecektir. Kurumsallığı öğrenirsiniz veya kurumsallıkta öğrenemezsiniz.  Yeni girişimin ruhunda kurumsallık yoktur. Herkes telefona bakar, acil gitmesi gereken dökümanı patron götürür. Kendi çayını kendin yaparsın, fotokopini çekmek için kırtasiyeye bile gidebilirsin. Bunlar daha çok rahatsız edebilir... Attan inip eşşeğe binmek zor gelebilir. Daha d