Skip to main content

Durban Havalimanı'nda Satılık Kuduzela - (vuvuzela)

2010 Dünya Kupası için Güney Afrika'ya (Cocacola'nın 90 Türk Kafilesi ile) gitmiştim. Çok güzel birkaç gün geçirmiştik. Hediyelik eşya satan bir dükkana girip dönüş için bazı hediyeler alıyordum. Zaten Dünya'nın birçok şehrindeki gibi Durban'daki hediyelik eşya satan yerler de Çin malları ile doluydu. Hediyelik eşyaların arasında kuduzela (bkz. http://en.wikipedia.org/wiki/Kudu) diye bir ürün gördüm. 10 dk pazarlık sonunda adedi USD 120'den 2 (mağazadakilerin hepsi) tane almıştım.

Bunları satarım diye planlıyordum. Tabi ilk olarak aklıma Türkiye'de satmak gelmişti. Durban Havalimanı'ndayken bir anda aklıma dış hatlar terminalinde satmak geldi. Birçok turist elinde magnetler veya formalarla ülkelerine dönüyordu ve burası güzel bir pazardı :).
Laptopumla hemen ORIGINAL KUDUZELA FOR SALE sloganlı powerpoint sunumları yaptım ve herkesin görmesi için dış hat terminaline giden yürüyen merdivenin başında ayakta durarak laptopumdaki sunumu gösteriyordum. Çok geçmeden resimde gördüğünüz ABD'li turistlere USD 400 karşılığında sattım :) Onlar da çok mutluydu ben de.. :)

USD 280'e ihtiyacım olduğundan değil ama bu al-sat, yap-sat o kadar çok hoşuma gidiyor ki durduramıyorum. Sanırım girişimcilik bir ihtiyaçdan öte, bir tarz meselesi...

Diğerine ne mi oldu? O da buradan satılık. Yorumlarda açık arttırmaya başlayabiliriz.



Dipnot: Böyle rüküş poz vermek istemezdim ama uzun uçak yolculuklarında rahat olmak şart.

Comments

  1. Vuvuzela4:53 PM

    30 usd veriyim tükürüklü vuvuzela anca okadr eder

    ReplyDelete
  2. Sadık hep söylüyorum ve söylüyeceğim
    TARZINA HASTAYIM :))

    ReplyDelete

Post a Comment

Popular posts from this blog

Girişimcilik Testi

KOSGEB'in girişimciler için birçok hibesi, ücretsiz semineri veya fuar destek programları vardır. Bunları zaten http://www.kosgeb.gov.tr adresinden takip edebiliyoruz. Bir işe başlamadan önce o işe uygun kişimiyiz bilmemiz lazım. Postacı olmaksa hayalin, yürümeye razı mısın? İlk okul öğretmeni olmaksa hayalin, çocukları sever misin?  Girişimci olmaksa hayalin bu iş için doğru kişi misin? Tabi ki aşağıdaki sorular da cevapları da kutsal bir kitaptan alınma değil ama büyük ölçüde (çevremdekileri gözlemlerime göre) doğru. Soruların her birinin cevaplarının farklı puanları var. Sayfanın en altında da katsayılarını veriyorum. 100 puan ideal Girişimciyi temsil ederken, 0 puan da ideal Gymnosophists 'i tanımlıyor. 1)       Bir ürün/hizmeti üretmeyi planlarken sizi ne cezbeder? a.        Riskin yüksek olması b.        Rekabetin olmaması c.        Bildiğiniz bir iş kolunda yer alması d.        Kârlılığın yüksek olması 2)       Rekabete dayalı

Müşteri alışkanlıklarını izlemek. Sokak kapısı örneği

İspanya'nın Barselona şehrinde sokakta yürürken bir apartman kapısı dikkatimi çekti. Bu kapıyı yapan usta diğer ustalardan farklı davranmış. Yaptığı kapıları taktıktan sonra arkasını dönüp gitmemiş, kapıyı kullanan kişilerin hareketlerini izlemiş . Eminim siz de özellikle sokak kapısınıda bir elinizde poşetler varken, diper elinizle kapı kilidini açıyor, aynı anda da ayağınızla kapıyı itiyorsunuzudur. Bu kapı ustası müşterilerinin kullanım alışkanlığını izlemiş ve kullanıcılarına bir güzellik yapmış. Fotoğraf konuyu anlatıyor. Sokak kapısına ayak ile itme aksesuarı Siz sokak kapısını nasıl açıyorsunuz?

Kendi işini kurmadan önce kaç yıl çalışmalı?

Üniversite bitsin, 2 yıl kurumsal bir firmada çalışacağım... Sonra kendi işimi kuracağım..  Bu sanırım en çok inanılan 4. sınıf hurafesi dir. Bu inancın neden çok büyük ihtimalle gerçekleşmediğini şöyle açıklayabiliriz. Alacağınız risk büyür. Yeni iş kurarken, yatırılacak para, enerji kadar önemli bir noktada fırsat maliyeti dir. Yani 2 sene bir yerde çalıştıysanız ve kafanız da çalışıyorsa giriş maaşınız %30 ile %100 oranında artması büyük ihtimaldir. Önceden şirketin kuruluş yılında ayda 10 x kazanmanız sizi tatmin edecekken 2 yıl sonrası senaryosunda 13 x veya 20 x'den aşağısı sizi tatmin etmeyecektir. Bu da aldığınız riski büyütecektir. Kurumsallığı öğrenirsiniz veya kurumsallıkta öğrenemezsiniz.  Yeni girişimin ruhunda kurumsallık yoktur. Herkes telefona bakar, acil gitmesi gereken dökümanı patron götürür. Kendi çayını kendin yaparsın, fotokopini çekmek için kırtasiyeye bile gidebilirsin. Bunlar daha çok rahatsız edebilir... Attan inip eşşeğe binmek zor gelebilir. Daha d